İşteBuFirma İndir

Parlamento Hukuku Nedir? Yasama Gücünün Temel İlkeleri

Her gün duyduğumuz, hayatımızı doğrudan etkileyen kanunların arkasında aslında titizlikle işleyen bir mekanizma ve bu mekanizmayı düzenleyen kurallar bütünü bulunur. İşte bu noktada karşımıza parlamento hukuku çıkar. Bir ülkenin demokratik işleyişinin kalbi sayılan parlamentonun nasıl çalışacağını, üyelerinin hak ve sorumluluklarını ve en önemlisi yasama gücü'nün nasıl kullanılacağını belirleyen bu hukuk dalı, modern devlet anlayışının temel taşlarından biridir. Peki, parlamentonun kendi iç düzenini sağlayan bu hukuk disiplini tam olarak neleri kapsar ve hangi ilkeler üzerine kuruludur?

Parlamento Hukukunun Kapsamı ve Konusu

Parlamento hukuku, en genel tanımıyla, parlamentoların yapısını, iç işleyişini, organlarını, görev ve yetkilerini düzenleyen kamu hukuku dalıdır. Bu hukuk dalı, anayasa hukukunun bir alt dalı olarak kabul edilir ve yasama organının faaliyetlerini hukuki bir çerçeveye oturtur. Temel olarak şu konularla ilgilenir:

  • Parlamentonun Yapısı: Tek meclisli veya çift meclisli yapılar, meclislerin oluşumu ve organları (Başkanlık Divanı, komisyonlar, danışma kurulu vb.).
  • Parlamento Üyelerinin Statüsü: Milletvekillerinin seçilmesi, hakları, görevleri, yasama sorumsuzluğu ve yasama dokunulmazlığı gibi konular.
  • Yasama Faaliyetleri: Kanun tekliflerinin hazırlanmasından başlayarak, komisyonlarda görüşülmesi, genel kurulda oylanması, cumhurbaşkanının onayı ve Resmî Gazete'de yayımlanmasına kadar uzanan tüm yasama süreci.
  • Parlamentonun Denetim Yetkisi: Parlamentonun, yürütme organını (hükümet veya cumhurbaşkanı) denetleme yolları (soru, gensoru, meclis araştırması, meclis soruşturması vb.).

Yasama Gücünün Temel İlkeleri

Yasama yetkisinin parlamento tarafından kullanılmasını düzenleyen ve sınırlayan evrensel ilkeler mevcuttur. Bu ilkeler, güçler ayrılığı prensibinin ve hukuk devletinin bir gereğidir.

H3: Yasamanın Genelliği İlkesi

Yasamanın genelliği, parlamentonun anayasaya aykırı olmamak kaydıyla, dilediği her konuda kanun çıkarabilmesi anlamına gelir. Yani kanunla düzenlenecek konuların bir sınırı yoktur. Parlamento, kamu yararı gördüğü her alanı bir kanunla düzenleme yetkisine sahiptir. Bu ilke, parlamentonun toplumsal ihtiyaçlara cevap verebilme esnekliğini sağlar.

H3: Yasamanın Asliliği (İlk Elden Olması) İlkesi

Yasamanın asliliği veya ilk elden olması, parlamentonun bir konuyu başka bir organın iznine veya yetki vermesine gerek kalmaksızın, doğrudan doğruya düzenleyebilmesidir. Parlamento, düzenlemek istediği bir alanı ilk elden, aracısız bir şekilde ele alır. Bu ilke, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 7. maddesinde "Yasama yetkisi Türk Milleti adına Türkiye Büyük Millet Meclisinindir. Bu yetki devredilemez." ifadesiyle güvence altına alınmıştır. Yürütme organının çıkardığı yönetmelikler gibi düzenleyici işlemler, ancak kanunların uygulanmasını göstermek amacıyla ve kanunlara aykırı olmamak şartıyla çıkarılabilir.

H3: Yasamanın Devredilmezliği İlkesi

Bu ilke, yasamanın asliliği ilkesinin doğal bir sonucudur. Anayasa tarafından parlamentoya verilmiş olan kanun yapma yetkisi, başka hiçbir organa, kişiye veya kuruma devredilemez. Güçler ayrılığı prensibinin en temel güvencelerinden olan bu kural, yasama gücünün tek bir merkezde, yani halkın temsilcilerinden oluşan mecliste kalmasını sağlar.

Milletvekillerinin Hukuki Statüsü: Dokunulmazlık ve Sorumsuzluk

Parlamento üyelerinin görevlerini baskı altında kalmadan, özgürce yapabilmeleri için anayasalar onlara bazı güvenceler tanır. Bunların en bilinenleri yasama sorumsuzluğu ve yasama dokunulmazlığıdır.

  • Yasama Sorumsuzluğu: Milletvekillerinin, meclis çalışmaları sırasındaki oy, söz ve düşüncelerinden dolayı hukuki veya cezai olarak sorumlu tutulamamasıdır. Bu mutlak bir korumadır ve milletvekilliği sona erse bile devam eder. Amaç, meclis kürsüsünün tamamen özgür olmasını sağlamaktır.
  • Yasama Dokunulmazlığı: Milletvekillerinin, seçimden önce veya sonra işledikleri iddia edilen bir suç nedeniyle, meclis kararı olmadıkça tutulamaması, sorguya çekilememesi, tutuklanamaması ve yargılanamamasıdır. Bu koruma, sorumsuzluk gibi mutlak değildir; geçicidir ve meclis tarafından kaldırılabilir. Bu konudaki detaylı düzenlemeler Anayasa'nın 83. maddesinde yer almaktadır.

Sonuç

Özetle, parlamento hukuku, bir demokrasinin motoru olan yasama organının çalışma kılavuzudur. Yasamanın genelliği, asliliği ve devredilmezliği gibi temel ilkelerle yasama gücünün sınırlarını çizerken; milletvekillerine tanınan dokunulmazlık gibi güvencelerle de ifade özgürlüğünü ve parlamenter denetimin etkinliğini teminat altına alır. Kanunların nasıl yapıldığını ve temsilcilerimizin hangi kurallar çerçevesinde hareket ettiğini anlamak, bilinçli bir vatandaş olmanın ve demokratik süreçlere katılımın en önemli adımlarından biridir.



Kaynak: https://istebuavukat.com.tr/parlamento-hukuku-nedir-yasama-gucunun-temel-ilkeleri