İşteBuFirma İndir

İstinaf Sonrası Temyiz: Karar Kesinleşme Süreci ve Ret Durumunda Yapılması Gerekenler

Hukuki süreçler karmaşık labirentlere benzer; her adım, özen ve bilgi gerektirir. Özellikle yargı kararlarının denetimi söz konusu olduğunda, istinaf sonrası temyiz aşaması, adaletin tecellisinde kritik bir rol oynar. Bu süreç, bir davanın kesinleşip kesinleşmeyeceğini belirleyen son hukuki denetim mekanizmalarından biridir. Peki, istinaf mahkemesinden çıkan bir karar sonrasında Yargıtay yolu nasıl işler, karar kesinleşme süreci ne anlama gelir ve en önemlisi, temyiz ret durumunda hangi adımları atmalısınız? Bu makalede, tüm bu sorulara açıklık getirerek, hukuki haklarınızı bilincinde olarak hareket etmenizi sağlayacak kapsamlı bir rehber sunacağız.

Temyiz Nedir ve İstinaf Kararı Sonrası Neden Gereklidir?

Temyiz, hukukumuzda ilk derece mahkemelerinin ve istinaf mahkemelerinin verdikleri kararların hukuka uygunluğunun, son bir kez Yargıtay tarafından denetlenmesi anlamına gelir. İstinaf mahkemeleri, ilk derece mahkemelerinin hem maddi vakıa hem de hukuki denetimini yaparken, Yargıtay'ın temyiz incelemesi genellikle hukuki denetimle sınırlıdır. Yani Yargıtay, usul ve yasaya aykırılık olup olmadığını, hukukun doğru uygulanıp uygulanmadığını inceler. İstinaf kararından sonra temyiz yoluna başvurulması, taraflara karardaki olası hukuki hataların düzeltilmesi için son bir şans tanır ve böylece yargı kararlarının hukuka uygunluğunu ve adil bir yargılanma hakkını güvence altına alır.

Türkiye'nin en yüksek yargı mercilerinden biri olan Yargıtay, bu aşamada önemli bir rol oynar. Temyiz incelemesi, verilen kararın toplumun genel hukuk ilkelerine uygunluğunu ve hukuki güvenliği sağlar.

İstinaf Kararı Sonrası Temyiz Süreci Nasıl İşler?

İstinaf mahkemesinin verdiği bir kararın taraflarca tebliğ edilmesinin ardından temyiz süreci başlar. Bu sürecin her adımı, belirli sürelere ve usul kurallarına tabidir.

Temyiz Başvurusu ve Süresi

Temyiz başvurusunda bulunma hakkı, istinaf mahkemesi kararından menfaatleri olumsuz etkilenen taraflara aittir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) ve diğer ilgili kanunlara göre, istinaf mahkemesi kararının taraflara tebliğinden itibaren genellikle iki hafta içinde temyiz dilekçesi verilmesi gerekmektedir. Bu süre, hak düşürücü bir süre olup, kaçırılması halinde temyiz hakkı kaybedilir. Temyiz dilekçesi, kararı veren istinaf mahkemesine sunulur ve mahkeme tarafından gerekli incelemeler yapıldıktan sonra Yargıtay'a gönderilir.

Temyiz Dilekçesinin Hazırlanması

Temyiz dilekçesi, karardaki hukuka aykırılıkların ve temyiz nedenlerinin açıkça belirtildiği, gerekçeli bir belge olmalıdır. Temyiz sebepleri, HMK'da detaylıca açıklanmıştır ve genellikle yargılama sırasında usul ve yasaya aykırılıklar, hukukun yanlış uygulanması veya hiç uygulanmaması gibi durumları kapsar. Dilekçede, temyiz eden tarafın kimlik bilgileri, kararı veren mahkeme ve dosya numarası, kararın özeti ve en önemlisi temyiz nedenleri ve istem sonucu yer almalıdır. Eksik veya hatalı bir dilekçe, başvurunun reddine yol açabilir.

Yargıtay'ın İnceleme Süreci ve Kararları

Temyiz dilekçesi ve ilgili dosya Yargıtay'a ulaştığında, dosya ilgili hukuk veya ceza dairesine gönderilir. Yargıtay, dosya üzerinden bir inceleme yapar; duruşma genellikle yapılmaz (istisnalar hariç). Yargıtay, yalnızca hukuki denetim yapar, yani istinaf mahkemesinin vakıaları doğru tespit edip etmediğini değil, tespit ettiği vakıalara hukuku doğru uygulayıp uygulamadığını denetler. Bu inceleme sonucunda Yargıtay şu kararları verebilir:

  • Onama: İstinaf mahkemesi kararının hukuka uygun bulunması ve aynen onaylanmasıdır. Karar bu durumda kesinleşir.
  • Bozma: İstinaf mahkemesi kararının hukuka aykırı bulunması ve iptal edilerek dosyanın yeniden incelenmek üzere istinaf veya ilk derece mahkemesine geri gönderilmesidir. Bozma kararları, yargılamanın yeniden yapılmasına yol açar.
  • Düzelterek Onama: Karardaki basit ve esaslı olmayan hukuki hataların Yargıtay tarafından düzeltilerek onanmasıdır. Bu durumda da karar kesinleşir.
  • Temyiz İsteminin Reddi: Temyiz başvurusunun süresinde yapılmaması, temyiz edilebilir bir karar olmaması veya temyiz dilekçesinde kanuni şartların yerine getirilmemesi gibi usuli eksiklikler nedeniyle başvurunun incelenmeksizin reddedilmesidir.

Kararın Kesinleşmesi: Ne Zaman ve Nasıl?

Hukuki bir kararın kesinleşmesi, o karara karşı artık hiçbir olağan kanun yoluna başvurulamayacağı ve kararın hukuken nihai halini alması demektir. Bir karar şu durumlarda kesinleşir:

  • Temyiz süresi içinde temyiz yoluna başvurulmaması.
  • Temyiz başvurusu yapılmışsa, Yargıtay'ın onama veya düzelterek onama kararı vermesi.
  • Temyiz edilemez nitelikteki kararların istinaf aşamasında kesinleşmesi (örneğin, belirli bir parasal sınırın altındaki alacak davaları gibi).
  • Yargıtay'ın bozma kararından sonra, yerel mahkeme veya istinaf mahkemesinin bozmaya uyarak verdiği kararın yeniden temyiz edilmemesi veya temyiz edilse bile onanması.

Kesinleşen bir karar, icra edilebilir hale gelir ve taraflar için bağlayıcıdır. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) ilgili maddeleri bu konuda detaylı düzenlemeler içerir. Örneğin, HMK 361 ve devamı maddeleri temyiz yolunu, HMK 373 ise Yargıtay'ın kararlarını düzenler. HMK metnine resmi kaynaklardan ulaşarak detaylı bilgi edinebilirsiniz.

Temyiz Başvurusunun Reddedilmesi Durumunda Yapılması Gerekenler

Eğer temyiz başvurunuz Yargıtay tarafından reddedilirse, bu durum dosyanın genellikle temyiz edilmeksizin incelenmesine geçilmediği, usuli bir eksiklikten kaynaklandığı anlamına gelir. Bu durumda karar istinaf mahkemesinin verdiği haliyle kesinleşir. Ancak bu, tüm hukuki yolların kapandığı anlamına gelmeyebilir. İşte bu durumda değerlendirebileceğiniz alternatifler:

  • Anayasa Mahkemesi'ne Bireysel Başvuru: Temyiz başvurunuzun reddedilmesi veya Yargıtay kararının, temel hak ve özgürlüklerinizi ihlal ettiğini düşünüyorsanız, tüm olağan kanun yollarının tükenmesi sonrası Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulunabilirsiniz. Bu başvuru, yargılamadaki hak ihlallerini (örneğin adil yargılanma hakkı, mülkiyet hakkı ihlali vb.) denetler.
  • Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) Başvuru: Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvurudan da sonuç alamamanız veya başvurunuzun reddedilmesi durumunda, belirli şartlar altında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurma imkanınız bulunabilir. Bu, uluslararası bir denetim yoludur ve genellikle çok istisnai durumlarda kullanılır.

Unutulmamalıdır ki, bu olağanüstü kanun yolları da belirli süreler ve koşullara tabidir. Her iki başvuru yolu da temel hak ve özgürlüklerin ihlali iddiasına dayanır ve yargılamanın esasını yeniden incelemez. Bu süreçlerde profesyonel hukuki destek almak hayati önem taşır.

İstinaf sonrası temyiz süreci, yargılamanın en son aşamalarından birini temsil eder ve adaletin tam olarak sağlanması için büyük bir fırsattır. Ancak, bu yolun karmaşıklığı ve her adımda uyulması gereken sıkı kurallar, uzman bir avukatın rehberliğini vazgeçilmez kılar. Unutmayın, hukuki haklarınızı korumanın en iyi yolu, süreci doğru anlamak ve doğru adımları atmaktan geçer.



Kaynak: https://istebuavukat.com.tr/istinaf-sonrasi-temyiz-karar-kesinlesme-sureci-ve-ret-durumunda-yapilmasi-gerekenler